Bu Hastalık Çocukların Böbreğini İflas Ettiriyor

28 Aralık 2013 Devamı

Tokat’ta 6 yaşındaki hastaya sol böbreğine reflüsü (böbreğe idrar kaçağı) olduğu için kapalı ameliyat (stıng) yapıldı.

 Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Kenan Yalçın, sinsi bir hastalık olan vezikoüreteral reflüye dikkat çekti. Tokat’ta 6 yaşındaki hastaya sol böbreğine reflüsü olduğu için kapalı yöntemle başarılı geçen bir ameliyat yaptıklarını ifade eden Yalçın, erken tanın önemine dikkat çekti. Yüksek dereceli reflünün böbreği zedeleyici etkisi olduğundan erken tanı konulmasının büyük önem taşıdığını ifade eden Yalçın, “Ülkemizde çocukluk çağı böbrek nakli gerektiren kronik böbrek hastalığının nedenlerinden birisi VUR (vezikoüreteral reflü) Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonunun ve böbrek yetmezliğinin en önemli sebeplerinden biri veziko üreteral reflü (VUR) hastalığıdır. Tek ya da her iki böbrekte görülebilir. Normalde böbreğin oluşturduğu idrar tek yönlü olarak mesaneye akar. Mesanede basınç olmaksızın depolanır. İşeme sırasında ise mesanede yüksek basınç oluşur. Böbrekten gelen kanallar, özel bir kapak mekanizması ile kapanarak bu basınçtan korunur ve idrar dışarı akıtılır. Böbrek kanalının kapanmasını bozan durumlarda ise, işeme esnasındaki yüksek basınçlı idrar böbreğe geri kaçar. Yüksek basınçlı idrarın bu şekilde böbreğe geri kaçmasına reflü (VUR) denir. VUR’un en sık sebebi, koruyucu kapak mekanizmasının doğuştan anormal olmasıdır.

Çocuklarda doğuştan çift böbrek kanalı olması, böbrek kanalının mesaneye giriş bölgesinin anormal olması veya mesane çalışma bozukluğuna ya da mesane felcine sebep olan durumlarda bu anormallik gözlenir ve VUR hastalığı görülebilir. VUR hastalığı olanlarda idrar yolu enfeksiyonu daha sık görülür. Ayrıca idrar yollarındaki enfeksiyon nedeniyle de koruyucu kapak mekanizması bozulabilir ve reflü gelişir” dedi. Hastalığın böbrek içinde idrar basıncının artmasına ve böbreğin anormal genişlemesine yol açtığını ifade eden Yalçın, “Aynı zamanda idrar yolu enfeksiyona da sebep olarak böbreğin harap olmasına neden olur. Şüphelenildiği zaman voiding sistografi denilen işeme filmi ile hastalık teşhis edilebilir. Bu tetkik anestezi gerektirmeden oldukça kolay bir şekilde yapılmaktadır. Hastalığın çoğu zaman belirgin bir bulgusu yoktur. Küçük çocuklarda aile ve doktorun gözünden kaçabilen; büyüme geriliği, yeni doğanda uzamış sarılık, kabızlık, ishal, kusma, ateş gibi idrar yollarından bağımsız bulgular görülebilir. Daha büyük çocuklarda ise; gündüz idrar kaçırmaları, sık idrara gitme, acil idrara sıkışma hissi, gece işemeleri, mesane çalışma bozukluğundan kaynaklanabilir ve hem idrar yolu enfeksiyonunun hem de VUR hastalığının belirtisi olabilir. Altı yaşından küçük çocuklarda ikinci kez idrar yolu enfeksiyonu tespit edildiğinde, daha büyük çocuklarda ise tekrarlayan enfeksiyon gelişiyorsa, ateşe sebep olan idrar yolu enfeksiyonlarından sonra, tetkiklerinde doğmalık böbrek ve idrar yolu anomalisi görülmüşse, mesane disfonksiyonu (çalışma bozukluğu) ve mesane felci varsa, ultrason tetkikinde idrar yollarında genişleme görülmüşse gerekli araştırmalar yapılmalıdır” diye konuştu.
HASTALIĞIN TEŞHİSİ ÇOK ÖNEMLİ
Yalçın, hastalıktan korunmak değil de zararlarından korunmanın mümkün olduğunu ifade ederek açıklamalarına şöyle devam etti: “Bunun için hastalığın teşhisi çok önemlidir. Bazen ailenin bazen de meslektaşlarımızın ihmali ile hastalığın varlığı gözden kaçabilir. Şunları hatırlamamız gerekir; İdrar yolu enfeksiyonu tanısı ve takibi basit idrar tahliliyle değil, mutlaka idrar kültürü tahliliyle olmalıdır. İlk idrar yolu enfeksiyonunda ultrasonografi, tekrarlayan enfeksiyonlarda voiding sistografi (işeme filmi) yapılmalıdır. Ateşli idrar yolu enfeksiyonlarından sonra böbrekte hasar araştırması için sintigrafisi yapılmalıdır. Her yeni doğan bebeğin ilk muayenesinde karın bölgesi ultrasonu yapılmalıdır. Hastalığın teşhisi ve tedavisi kadar takibi de önemlidir. Uzman ellerde tedavi sürecinde sabırlı olmak gerekir.”

Kategori: Çocuğum, Genel, Haberler